Türkmen Gazı Avrupa’ya Ekonomik Olarak Gidemez

İngiltere’nin Azerbaycan, Kazakistan ve Türkmenistan eski Ticaret Temsilcisi Charles Hendry, Avrupa Birliği (AB)’nin Türkmen gazının TransHazar doğal gaz boru hattı üzerinden Avrupa’ya ulaşmasını öngören Bakü ve Aşkabat arasındaki müzakerelere yardımcı olabileceğini söyledi.” (Kaynak: http://enerjienstitusu.com/)

Hala bazı uzmanların bu konular üzerinde demeçler vermesi ilginç değil mi?

Yıllardır ısıtılıp ısıtılıp, ne AB, ne de Türkmenistan için ekonomik olmayacak, (Hazar statüsü ve siyasi problemler bir kenara bırakılırsa) bir seçeneğin sanki hemen gerçekleşecekmiş gibi gündeme getirilmesindeki gaye nedir acaba?

AB’nin Azerbaycan ve Türkmenistan üzerinde “ben sizin büyüğünüzüm, aranızı yaparım, politikaları ben belirlerim, Rusya’nın da etkin olduğu bu denklemde ben de varım” gibi sonucu olmayan sosyo-politik bir algı oluşturmak mı?

Energy Policy Turkey Dergisinde yayınlanan ilgili makalelerde de daha detaylı analiz edilip, anlatıldığı üzere; Türkmen gazı ister Azerbaycan üzerinden, isterse İran üzerinden Avrupa’ya ekonomik olarak gidemez.

Özetle gaz üretim maliyetleri – yapılacak boru hatlarından taşıma maliyetleri (tarifeler) ve AB gaz piyasalarındaki gaz fiyatları dikkate alındığında; Türkmenistan gazı (Azerbaycan yada İran üzerinden) AB piyasalarına ulaştığında ya zararına satılmak zorunda kalır, ya da AB daha ucuzu varken, Türkmenistan’dan daha pahalıya gaz satın almak zorunda kalır.

Yani böyle bir senaryo gerçekleşemez.

Özellikle uzun vadede ankonvansiyonel kaynakların daha ucuza geliştirilmesi neticesinde artan piyasa rekabeti dikkate alınırsa, Türkmen gazı AB piyasalarında uzun vadede de fiyat rekabeti içerisine giremez.

Bu noktada TESPAM web sitesinde yayınlanan, ABD Kaya Gazı ve AB Gaz Piyasalarına Etkisi isimli raporda yer alan aşağıda da yer verilen 12 numaralı grafik incelendiğinde; özetle şu an 4 $/mmBTU civarında seyreden ortalama AB gaz piyasalarında Türkmen gazının ne kadar şansı olabileceği anlaşılabilecektir.

turkmen1

Not: Grafiğin detaylı yorumuna ilgili rapordan ulaşabilirsiniz.

Bu grafiğe ek olarak Rusya Gazprom Başkan Yardımcısı Alexander Medmedev’in yaptığı bir açıklamada belirttiği üzere ortalama Rusya gaz üretim maliyetinin 20 $ /1000 m3’ler civarına kadar düştüğü ve bu oranın da dünyadaki en ucuz gaz üretim maliyeti olduğu ifadesi gaz piyasalarında (özellikle AB gaz piyasalarında) Rus hakimiyeti ve bu hakimiyetin geleceği hakkında ip uçları da vermektedir.

Bu açıklamanın da, düşen maliyetler ve Rusya’nın olgun gaz sahaları dikkate alındığında doğruluğu kabul edilebilir bir gerçektir.

Yani düşen petrol fiyatlarına da bağlı olarak azalan bu (taşıma maliyeti dahil edilmeden) üretim maliyeti 0,57 $/mmBTU’lar seviyesindedir. Bu Rus gazının, uygun nakil altyapıları kurulduğu takdirde, hemen hemen bütün piyasalarda rekabet edebilme şansı olacağı anlamına gelmektedir.

Bu noktaya ülkelerin enerji güvenliği politikaları açısından kısaca değinecek olursak:

  • AB için Türkmen gazının Azerbaycan yada İran üzerinden nakli ekonomik olarak tutarlı bir girişim olmayacağından, siyasi argüman olarak kullanılmaya devam edilse de, somut olarak hayata geçebilmesi için desteklenebilecek bir opsiyon değildir.
  • Ticari olarak AB’de ucuz Rus gazını, Rusya’da daha düşük nakil maliyetleri ile ulaşabildiği AB piyasalarını tercih etmeye devam edecektir. Sadece AB fiyat rekabetini arttırmak için diğer gaz tedarikçileri ile de ilgilenmeye devam edecektir.
  • Türkmenistan gazı için Çin ve TAPI boru hattı inşaa edilmesi durumunda Hindistan en önemli pazarlar olacaktır.
  • Türkmenistan gazı için ilgili nakil altyapısı çözüldüğü takdirde, İran yada Azerbaycan üzerinden Türkiye de uzun vadede ekonomik olarak tutarlılığı olan pazarlardan olabilecektir.
  • Türkiye için Türkmen gazı AB’ye nakil edilecek stratejik bir kaynak olmaktan ziyade, iç piyasaların ihtiyacını gidermek için dikkate alınacak bir kaynak olarak değerlendirilebilecektir.
  • Putin’in son yaptığı açıklamalarda vazgeçilmediği vurgulanan, Türk Akımı boru hattı inşaa edildiği takdirde, Türkmen gazının Rusya ve Türkiye üzerinden ekonomik olarak AB’ye nakli ihtimali doğacaktır. Tabii bu ihtimalin de günün koşullarına göre değerlendirilmesi gereklidir.
  • Rusya Nord Stream – 2 ve Türk Akımı (yada Güney Akımı) gibi boru hattı projelerini de hayata geçirilebileceği varsayılır ise, AB piyasalarındaki hakimiyetini koruyacağı gibi arttıracaktır.

Tüm bu konular ile ilgili detaylı analizlerin yapıldığı çalışmalara www.energypolicyturkey.com adresinden ulaşılabilir.

Oğuzhan AKYENER

TESPAM Başkanı

Yazar