Enformasyon Savaşı

Türkiye’nin enformasyon savaşına verdiği destek, zaferimizin en büyük başarılarından birisidir.

Ermenistan ve destekçileri yıllardır birçok ülkede zehir gibi yayılarak dünyanın siyasi manzarasını şekillendiren etkili medya kuruluşlarında Azerbaycan ve Türkiye aleyhine asılsız haberler yayıyor, iki devlet ve bir millet hakkında iftira niteliğinde haberlerin iletilmesini sağlıyorlar. Bu amaçlı faaliyet bazen o kadar yoğun oluyor ki, kimi zaman Türkiye Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ve Azerbaycan Cumhurbaşkanı İlham Aliyev de doğrudan hedef haline geldiler. Bunun nedenlerinden birisi de kuşkusuz Erdoğan’ın iktidara geldikten sonra, Batı’nın itaatkar bir müttefiki olarak hareket etmeyi tartışmasız bir şekilde redetmesi ve bağımsız olarak Türkiye’nin dış politikasının ana hatlarını oluşturması geliyor. Aynı eğilim Cumhurbaşkanı İlham Aliyev’in dış politikasında da öncelik taşımaktadır. Böylece Cumhurbaşkanı, direktifler temelinde değil, halkımızın milli çıkarları temelinde Azerbaycan’ın gerçek sesini dünyaya ulaştırmakta ve bağımsız bir dış politika izlemektedir.

Ermeniler, daha önceki yıllarda para ve cazip vaatlerle ele geçirdikleri medyada aynı sinsi politikayı 44 günlük Vatan Savaşı’nda izleseler de, Azerbaycan enformasyon savaşında da ciddi başarılar kazandı. Savaş alanındaki mücadele aynı trendle enformasyon alanında devam ederken kardeş Türkiye de gece gündüz bizimle birlikte bu mücadelenin ön saflarındaydı.

Türkiye Cumhurbaşkanlığı İletişim Başkanı sayın Fahrettin Altun‘un çalışmaları görmezden gelmemiz mümkün değildir. Türkiye’nin önde gelen ve etkili medya kanalları, Ermeni enformasyon ağını yerlebir ederek Büyük Vatan Savaşı ve Ermeni zulmü hakkındaki gerçekleri yaydı. Türk kanalları, Büyük Vatan Savaşı sırasında Cumhurbaşkanı İlham Aliyev’in röportajlarına yer verdi, gece yarısı Berde ve Gence’deki terör saldırılarını Türkçe ve İngilizce olarak canlı yayınladı ve Azerbaycan’ın haklı olduklarına rağmen vahşetle insanların nasıl öldürüldüğünü gösterdi. Buradaki ana faktör, Azerbaycan’daki Türk Büyükelçiliği Sözcüsü Hüseyin Altınalan’ın gece gündüz yorulmak bilmeyen çalışmalarına yansıyan, Azerbaycan’dan koordineli, sistematik iş transferiydi. Tüm bilgi yüklerinin değiş tokuşuna ve bu konuların koordinasyonuna katkısı yadsınamaz.

Büyük Vatan Savaşı’nın ortaya çıkardığı gerçek, bilgi savaşının sonuç odaklı ve başarılı bir şekilde yürütülmesinin, savaşların ve diplomatik faaliyetlerin yürütülmesi kadar önemli olduğunu gösterdi. Bu açıdan Azerbaycan Cumhurbaşkanı Yardımcısı Hikmet Hacıyev’in kısa sürede olumlu sonuçlarla yaptığı çalışma çok önemli ve takdire şayan. Hikmet Hacıyev’in Bakü’deki Türk Dili Konuşan Ülkeler İşbirliği Konseyi Enformasyon ve Medya Bakanları 3. toplantısında, birincil olmayan kaynaklara yapılan çok sayıdaki atıfları dikkate alarak haklı olarak belirttiği gibi, medya alanında işbirliğinin daha fazla sistematize edilmesine büyük ihtiyaç vardır. Uluslararası arenada yanlış bilgilendirme, iftira ve kötülemeye karşı birlikte çalışmak çok önemli.

Şebnem HASANOVA
Siyaset bilimci

Yazar