Güney Akımı Gaz Boru Hattı Geri Dönerse

Oğuzhan AKYENER 

TESPAM Başkanı

oakyener@tespam.org/tr

Nisan ayı sonunda Gazprom yetkilileri tarafından, vazgeçilen Güney Akımı Gaz Boru Hattı Projesi hakkında yapılan açıklamalar oldukça dikkat çekti. Bu kapsamda daha önce Anapa’dan başlaması planlanan boru hattının, Kırım kıyılarına çekilmesi sayesinde maliyetinin düşeceği ve proje ekonomisinin bundan olumlu etkileneceği vurgusu yapıldı. Bunun da yanı sıra ilgili boru hattı ile taşınacak gazın orta Avrupa gaz piyasalarını beslemek yerine İtalya piyasalarını beslemesinin de daha tutarlı olabileceğinden bahsedildi.

Bu açıklama üzerine öncelikle dikkat edilmesi gereken husus; Rusya’nın zamanında Güney Akımı’ndan vazgeçerek Türk Akımı Boru hattına yönelmesindeki asıl sebep olan AB’nin 3. Enerji Paketi’nin getirdiği yaptırımlardır. Bu yaptırımları aşamaması ve AB’den gelen siyasi baskılara Bulgaristan’ın daha fazla direnememesi sebebi ile karar değişikliğine gitmesi gibi sebeplerin neticesinde Rusya bu seçenekten vazgeçmişti. Sonuç olarak, bu seçenek yerine farklı bir gaz ihraç tarzını uygulamaya geçireceğini de planladığı ve hemen hemen aynı maliyetlere haiz olan Türk Akımı Boru hattını tercih etmişti.

Türkiye ve Rusya arasında yaşanan siyasi problemler sebebi ile de yeni yapılan bu tercih askıya alınmıştı. Aradan bir süre geçmişti ki yukarıda bahsedilen açıklama yapıldı.

Peki bu açıklama öncesinde neler değişti?

  • AB’nin Rusya’ya karşı tutumu değişti yada yumuşadı mı? Hayır
  • ABD’nin bu konuda tavrında bir değişiklik oldu mu? Hayır
  • Bulgaristan kendisi için stratejik öneme sahip olacak böylesi bir projenin gerçekleşmesinde desteğini geri çekmesinin ne kadar yanlış olduğunu anlayarak, Türk Akımı’nın ilanından sonra geri adım attı mı? Evet
  • AB’nin monopoliye izin vermeyen 3. Enerji Paketi’nde bir değişiklik oldu mu? Hayır
  • Rusya – Türkiye ilişkileri önemli ölçüde sıkıntılı bir sürece girdi mi? Evet
  • AB – Türkiye arasında siyasi gerilimler yaşanma ihtimali son gelişmeler dikkate alındığında söz konusu mu? Evet
  • Orta Avrupa yerine gazın İtalya borsasına naklini İtalya destekler mi? Evet
  • Rus gazı Orta Avrupa yerine İtalya’ya da hemen hemen aynı maliyetler ile ulaşabilir mi? Evet

Yani bu sorular irdelendiğinde neler gerçekleşebilir?

  • Enerji Paketi değişmeyeceği öngörüsü ile Rusya gazını Bulgaristan sınırında İtalya’daki müşterilerine satacaktır.
  • Bulgaristan – Yunanistan arasında (kırmızı çizgi ile haritada gösterildiği gibi) yeni bir boru hattı yapılacak ve IGI Poseidon ve IGI onshore boru hatlarının da tekrar hayata geçmesi gündeme gelecektir (Bknz. Harita1). Yani Avrupa içindeki boru hatları Rusya’ya ait olan Güney Akımı’nın devamı olmayacaktır.
  • Gazın kaç fazda hangi hacimlerde nakil edileceği yapılan anlaşmalar, kısıtlamalar, ekonomik modeller ile belirlenecektir. Fakat Güney Akımı’nın ilk fazı olan 16 milyar m3/yıl’lık hacmin 4 milyar m3’lük kısmının Yunanistan ve Bulgaristan’a verileceği öngörülür ise kalan 12 milyar m3/yıl’lık hacim ise IGI Boru Hattı’nın planlanan kapasitesi dahilinde İtalya’ya gönderilebilecektir.
  • Sonraki fazlar için ayrı talep – maliyet – market analizleri yapılması gerekir.
  • Sonuç olarak bu şartlar altında böyle bir senaryo uygulanabilecektir.

Harita1: IGI Boru Hattı Projesi (Kaynak: http://www.edison.it/en/itgi-pipeline)

Peki bu durumda ülkemizi ilgilendiren başlıca hususlar ne olacaktır?

  • Türk Akımı Boru Hattı’na geri dönüş ihtimali kalmayacaktır.
  • Bu durum ülkemizin bir gaz transit merkezi olması hedefini olumsuz etkileyecektir.
  • Ülkemizin gaz transit merkezi olması hedefini doğrultusundaki en somut adım olan, Azerbaycan Şah Denizi Projesi’nin 2. Fazından üretilecek ve TANAP – TAP boru hatları ile İtalya borsasına taşınacak olan 10 milyar m3/yıl’lık gazın ekonomik olarak İtalya borsasında rekabet edebilmesi zorlaşacaktır. (Çünkü üretim ve nakil maliyetleri dikkate alındığında daha ucuza satılma potansiyeli olan ve ileriki fazlarda kapasitesinin artma ihtimali de olan gazı sayesinde Rusya İtalya piyasasındaki en avantajlı tedarikçi olma konumunu koruyacaktır.)
  • Rekabet riski tüm Şah Denizi – TANAP ve TAP projelerini de riske sokacaktır.

Resmin bu açıdan da değerlendirilmesi ve yapılacak öngörüler ile alternatif planlar geliştirilmesi ülkemiz enerji politikaları açısından elzemdir. Gazprom’dan bir yetkili tarafından yapılan söylem belki de planlanmış ve üzerine somut adımlar atılan bir alternatif değildir. Fakat yine de büyük oynamak isteyen ülkemiz yetkilileri tarafından dikkate alınmalıdır.

Bu gibi analizlerin içi boş siyasi söylemlerden ziyade, market – kaynak – nakliyat – maliyet – siyaset gibi kriterlerin de hep birlikte değerlendirilerek yapılması gereklidir.

Ayrıca Güney Akımı – Türk Akımı boru hatlarının, ekonomik modellerin, farklı alternatiflerin, Avrupa ilgili piyasalarının, Rusya’nın hedeflerinin daha iyi anlaşılması için TESPAM Energy Policy Turkey Dergisi’ndeki “RUSSIAN CHESS ON GAS POLITICS: EVALUATION OF TURKISH STREAM” isimli makalenin de okunması faydalı olacaktır.

İlgili makale linki: http://www.energypolicyturkey.com/russian-chess-on-gas-politics/

 

 

 

“Yayınlanan haber ve yazıların tüm hakları TESPAM’a aittir. Tekrar yayınlanması halinde kaynak gösterilerek bu sayfaya aktif bağlantı sağlanması zorunludur.”

“Türkiye’deki enerji politikaları odaklı ilk ve tek sivil yapılanma…” 

“Enerji politikaları alanında gündemi uzaktan takip etmeye çalışan bir Türkiye yerine, gündem belirleyen bir Türkiye’ye ulaşma idealiyle…”

TESPAM-Türkiye Enerji Politikaları ve Araştırmaları Merkezi

TESPAM, Uluslararası Enerji Politikaları Araştırma Derneğinin Bir Kuruluşudur

Yazar