Brexit'in Doğalgaz Piyasalarına Etkisi

Sezai TOPRAK / TESPAM New York Koordinatörü

 

Brexit ile ilgili enerji hususlarını dışa bağımlılık, arz güvenliği ve enerji hubu bağlamında üç başlıkta toplayabiliriz:

  • Birleşik Krallık (BK) üzerindeki etkileri,
  • BK ve İrlanda hariç AB (AB-26) üzerindeki etkileri ve
  • İrlanda (halen AB’nin bir üyesi olmasına rağmen AB enerji piyasalarından BK tarafından kopacaktır) üzerindeki etkileri.

Dışa bağımlılık günümüz enerji politikalarında üzerinde durulan önemli bir husustur. Şimdiye kadar BK, AB gazı olarak etiketlenmiş ve BK Norveç (Avrupa Ekonomik Alanı’nın bir üyesi) gazına ve AB dahilindeki borularla iletilen doğalgaza erişebilmekteydi. Brexit sürecinin resmi olarak tamamlanmasının hemen ardından, BK kendi yurtiçi doğalgaz arzına sahip olmasına rağmen talebini karşılayabilmek için yabancı (Norveç ve/veya AB) doğalgazına ihtiyaç duyacaktır. Dolayısıyla BK, Brexit sonrasında doğalgaz açığını Norveç’ten ve diğer AB ülkelerinden ithal ederek karşılayacaktır. 2015 yılında BK talebinin % 45’ini yabancı doğalgaz kaynaklarından karşılamıştır. Gelecekte BK’nın doğalgaz üretimi giderek düşecek ve yurtiçi kaya gazı üretimi de bu düşüş eğilimini engellemeyecektir. Dışa bağımlılık, İrlanda için de önemli bir husus olacaktır. Şimdiye kadar İrlanda doğalgaz ihtiyacının % 97’sini BK’dan ve AB meşeili gazdan karşılaşmıştır. Ancak Brexit sonrasında söz konusu doğalgaz kaynağı artık yabancı gazı olarak etiketlenecektir. Ayrıca İrlanda’nın tüm yabancı gazı ya BK meşeili olacak ya da BK aracılığıyla transfer edilmiş olacaktır.

Arz güvenliği de enerji politikalarının önemli bir parçasıdır. Brexit sonrasında AB-26 ülkeleri önceki AB-28 (BK ve İrlanda’nın da içinde bulunduğu) durumuna göre yabancı doğalgazına daha bağımlı olacaktır ancak BK ve İrlanda bundan daha olumsuz etkilenecektir. BK ve İrlanda çok fazla dışa bağımlı değilken artık sırasıyla % 42 ve % 97 oranlarında yabancı gazına bağımlı kalacaklardır. Yüzen LNG terminallerinin varlığı nedeniyle Brexit müzakerelerinde arz güvenliği ana konulardan biri değildir. Ancak LNG arz ve talep dengesinin 2020’lerde bozulacağı tahmin edildiği için BK ve İrlanda arz güvenliği hususunu gündemlerine getireceklerdir. İngiliz National Balancing Point (NBP) uluslararası hub olmaktan çıkıp bölgesel bir hub olacaktır. Ayrıca BK çok düşük bir depolama kapasitesine (yıllık BK talebinin sadece % 6.6’sını karşılayabilecek düzeyde) sahiptir. Ana karadan ayrı olan İrlanda ise BK’ya göre daha düşük bir depolama kapasitesine sahiptir (yıllık talebinin % 5.2’ini karşılayabilecek düzeyde). AB piyasasından ayrı kalmış bir İrlanda AB’nin Arz Güvenliği direktifini nasıl uygulayabilecektir? Brexit sonrasında doğalgaz arzında meydan gelen önemli bir sıkıntının tek başına üstesinden gelmesi İrlanda için imkansız olacaktır.

Ayrıca, Brexit müzakereleri (altyapı konusunda taslak müzakereler açıklanır açıklanmaz) İngiliz NBP ile Hollandalı TTF arasındaki makasın açılmasına neden olacaktır. Böylece NBP primlerinin TTF primlerine göre artacağı tahmin edilmektedir. Buna ek olarak, NBP giderek küçük bir bölgesel hub halini alacak ve alım satımlar oldukça azalacaktır (finansal hizmetler BK’nın dışına çıkacak ve NBP senet piyasası giderek küçülecektir) ve NBP oynaklığı TTF’ye göre oldukça artacaktır.

Sonuç olarak BK son on yıldır Brüksel’in elinde tuttuğu enerji diplomasisini yeniden şekillendirmeye ihtiyacı vardır. Bunu şekillendirirken karşısına çıkabilecek en öncelikli hususlar dışa bağımlılık ve arz güvenliği olacaktır. Aynı şekilde İrlanda da söz konusu hususlarda enerji politikasını değiştirecektir.

Yazar