Kenya’nin Enerji̇ Çeşi̇tli̇li̇ği̇ Ve Turkana Gölü Petrol Keşfi̇

Mücahit DİZMAN

TESPAM Diplomasi ve Siyaset Uzmanı

 

Kenya ya da resmi adıyla Kenya Cumhuriyeti, Afrika kıtasının doğu kısmında yer alan bir ülkedir. Ülkenin sınır komşularını kuzeyde Etiyopya, Somali, Tanzanya ve bir kısmı Victoria Gölü ile olmak üzere Uganda ve Güney Sudan oluşturmaktadır. Ülkenin güneydoğusunda Hint Okyanusu yer almaktadır. Ülkenin başkenti Nairobi’dir.[1] Nüfusu 2021 yılı itibariyle 49,8 milyona ulaşmıştır. Kenya bağımsızlığını 12 Aralık 1963 yılında İngilizlerden kazanmıştır. Şuan mevcutta devlet başkanlığını yürüten Uhuru Kenyatta’nın babası Jomo Kenyatta bağımsızlık mücadelelerinin sembol isimlerindendir.

Kenya ekonomisi Sahra Altı Afrika’sının çeşitlilik açısından en zengin ülkelerindendir. Kenya’da ekonomik yapının başlıca bileşenleri tarım, imalat, hizmetler ve gayrimenkul sektörleridir. Kenya’nın ana ihraç malları kahve ve çaydır.[2] İthalat ürünlerinde ise enerji ilk sıradadır. Enerji maliyetlerinin yüksekliğinden ötürü bu durum ülkenin ihracat-ithalat dengesini olumsuz yönde etkilemektedir. Özellikle elektrik üretimi için hidroelektrik santraller mevcut olsa da yeterli yağış olmadığı dönemlerde bu durum, elektrik kesintilerinin artmasına ve kesinti sürelerinin uzamasına sebep olmaktadır.

 

 

 

 

 

 

 

 

 

Şekil 1.Turkana Gölü Lokichar Havzası Atlas                     Şekil 2.Turkana Gölü Lokichar Havzası Harita[3]

 

Ancak 2012 yılında Turkana gölü bölgesinde yer alan Lokichar havzasında İngiliz Tullow Oil firmasının gerçekleştirdiği petrol keşfi tüm bu olumsuzluklara karşı ülkenin ekonomik geleceği için umut ışığı olmuştur. Bulunan rezervin yaklaşık 760 milyon varil olduğu belirtilmektedir. Bu keşfin bölgeye yönelecek yatırımı da artıracağı öngörülmektedir. 2017 yılında günlük ortalama 2.000 varil petrol çıkarılmaya başlanmış ve 2019’da Kenya, 200.000 varil petrolü Malezya’ya ihraç ederek ilk petrol ihracatını gerçekleştirmiştir. 2021 yılı itibariyle günlük 2 bin-4bin varil arasındaki ham petrol kara yolu üzerinden Mombasa Limanı’na taşınmaktadır. Limana getirilen petrol, gemilerle ihraç edilmektedir. Maliyetler sebebiyle taşıma sürecinde kesintiler olsa da süreç devam etmektedir. Aynı zamanda Uhuru Kenyatta hükümeti, ham petrolü taşımak için 2 milyar dolar maliyetinin olacağını belirttiği 890 kilometre uzunluğundaki boru hattı projesine başlandığını duyurmuştu. 2021 yılı ortalarında tamamlanması öngörülen boru hattının, günlük 100 bin varil petrol ihraç edilmesini sağlayacağı ifade edilmektedir.[4]

 

Şekil 3.Yapılması Öngörülen Boru Hattı Harita[5]

 

Ancak 2021 yılı sonuna yaklaşmamıza rağmen boru hattı projesinde beklentileri karşılayacak bir ilerleme sağlanamamıştır. Heyecanlı açıklamaların sonrasında sürecin yavaş ilerlemesinin en önemli sebebi, küresel olarak etkili olan covid-19 salgınının ekonomik etkilerinin olduğu düşünülmektedir. Bunun yanı sıra 2022 yılında Kenya’da yapılacak başkanlık seçimleri de uzun vadeli yatırımlara aktarılan kaynakların azalmasına sebep olmuş olabileceği de konunun siyasi boyutu açısından değerlendirilmektedir.

Son dönemde Kenya’nın doğu kıyısında önemli doğal gaz yataklarının keşfedildiği kamuoyuna yansımıştır. Kenya Enerji ve Petrol Bakanlığı yetkililerinin yaptığı açıklamalara göre, söz konusu rezervlerin çıkarılmasının ekonomik olup olmadığıyla ilgili fizibilite çalışmalarının halen devam ettiği ifade edilmiştir.

Kenya jeotermal enerji üretiminde Afrika kıtasında ilk sırada yer almaktadır. Ayrıca Kenya hükümeti yenilenebilir enerji yatırımları için malzeme alımlarında gümrük ve katma değer vergisi muafiyeti gibi teşviklerle yatırımcıları etkileyecek politikalar geliştirmektedir. Ülkeye yapılan yenilenebilir enerji yatırımlarında ABD, Japonya, Norveç, Fransa ve Çin önde gelen ülkeleri oluşturmaktadır. Bu kapsamda Baringo, Olkaria, Longonot ile Menengai bölgeleri jeotermal enerji, Turkana gölünün olduğu bölgeler ise rüzgar enerjisi yatırımları için en elverişli bölgeleri oluşturmaktadır.[6]

Sonuç olarak ülkenin doğu kıyısındaki bölgelerde bulunan doğalgaz rezervlerinin çıkarılması ve işlenmesi, mevcutta çıkarılan petrolün hammaddesinin işlenmesi ve taşınması için yatırıma ihtiyaç duyulduğu düşünülmektedir. Ayrıca yenilenebilir enerji yatırımları konusunda mevcut hükümetin yatırımcılar için teşvikleri yeterli olarak görülmektedir. Elbette tüm bu çıkarımlarımız ülkede 2022 yılında yapılacak başkanlık seçimlerinin sonucuyla da doğrudan bağlantılıdır. Çünkü yeni kurulacak hükümetin mevcut teşvikler ve yatırımlar konusunda politikasını değiştirip değiştirmemesi, Kenya’nın enerji ve ekonomi alanında geleceği açısından en önemli unsur olacaktır.

 

[1] https://tr.wikipedia.org/wiki/Kenya

[2] https://www.deik.org.tr/uploads/kenya-ulke-bulteni.pdf

[3]https://www.google.com/maps/place/Turkana+G%C3%B6l%C3%BC/@2.7437638,36.376021,10z/data=!4m5!3m4!1s0x1798e0a6dc618bf1:0x96ffc2cce55d397b!8m2!3d3.6267946!4d36.0022946?hl=tr

[4] https://www.bloomberght.com/kenya-ilk-kez-ham-petrol-ihrac-etti-2231288

[5]https://www.google.com/maps/place/Turkana+G%C3%B6l%C3%BC/@1.3336362,35.3666522,8z/data=!4m5!3m4!1s0x1798e0a6dc618bf1:0x96ffc2cce55d397b!8m2!3d3.6267946!4d36.0022946?hl=tr

[6]https://ticaret.gov.tr/data/60421bea13b876eacc23e3a8/Kenya%20Madencilik%20ve%20Yer%20Alt%C4%B1%20Kaynaklar%C4%B1%20Bilgi%20Notu.pdf

 

 

 

Yazar