Dünya’nın en büyük üçüncü doğalgaz rezervine sahip olmasının yanı sıra, en büyük LNG tedarik kapasitesine de sahip olan Katar ile Suudi Arabistan, Mısır ve BAE’nin arasında başlayan siyasi kriz bütün dünyada yankı bulmaya devam etmektedir.
Suudi Arabistan, Mısır ve BAE’nin akabinde; Bahreyn, Yemen, Libya’daki Tobruk Hükümeti ve Ürdün’ün de eklendiği blok daha önceki benzer krizlerin seviyesinden çok daha şiddetli olduğu algılanacak şekilde, Katar’ı terörü finanse etmek ile suçlamış ve buna ilk tepki olarak bütün ilişkilerini kesme kararı almışlardır.
Bu girişimin özellikle Trump’ın silah satış anlaşmaları imzalandığı Suudi Arabistan ziyaretinin hemen akabinde yaşanması ve bu süreçte birçok batılı kurum ve şahıs tarafından da desteklenmesi; haliyle akıllara farklı soru işaretlerini getirmektedir.
Bu kapsamda;
- Katar ile ilgili ülkeler arasındaki sorun nedir?
- Bu sorun daha önce yaşanmış mıdır?
- ABD ve İsrail’in bu süreçle nasıl bir ilişkisi bulunmaktadır?
- Katar’ın enerji açısından dünyadaki en önemli ülkelerden biri olduğu dikkate alınırsa, enerji bu sürecin neresindedir?
- Orta Doğu’daki diğer gelişmeler dikkate alındığında, bu girişim ile Türkiye arasında nasıl bir ilişki kurulabilir?
- İran’a yönelik bir hamle olması söz konusu olabilir mi?
- Türkiye’nin bu noktadaki stratejisi yerinde midir?
gibi sorulara yönelik cevaplar bu çalışmada incelenecek ve özellikle bu sürece enerji konusunun olası etkileri ile bu sürecin enerji piyasalarında doğurabileceği neticeler incelenecektir.
[accordion title=”” open1st=”0″ openAll=”0″ style=””][accordion_item title=”Makalenin PDF versiyonu için tıklayınız”][pdfviewer width=”100%” height=”849px” beta=”true/false”]https://www.tespam.org/tr/wp-content/uploads/2017/06/Katar-Krizi-ve-Enerji.pdf[/pdfviewer][/accordion_item][/accordion]
Yazar
